Hangi işe girişirseniz girişin mutlaka bir iş, yönetim, satış, kriz vs planınız olması gerekir. Kervan yolda düzülür mantığı ile yola çıkanların, kervanlarının yolda düzüldüğü! bir gerçektir. 😊

Adımlarınızı planlamadan yola çıkmayın.

A planınız işinizi nasıl yapacağınızla ilgilidir.

“Her plan baştan yanlıştır” sözünü asla unutmayın, çünkü hiçbir plan yapılışının başından sonuna içinde bulunduğunuz şartlar aynı kalmaz. Bu nedenle plan bir hedefe ulaşmak için yapıldığı kadar, sürekli değişimler gösterir, yenilemeler, düzeltmelere ihtiyaç duyar. Aksi takdirde “plana sadık” kalınırsa hedefinizden çok uzak bir noktada bulabilirsiniz kendinizi.

Üst yöneticiler geleceği net görebilmek için sürekli alt yöneticilerinden hedefe götürecek, net, değişmez planlar ve hedefler koymalarını beklerler. Aslında mantık ve gerçek hayattan tamamen uzak, kendi risk yönetimini yapamayan yöneticilerin talebidir bu. Çünkü örneğin yıllık iş planı, bütçe planı, hedef planı, satış planı gibi bir çalışmada beklenmedik birçok yeni durum sizin yürüyüşünüzü değiştirecektir.  Ve siz her yeni duruma adapte olup hedefinize ulaşabilmek için değişiklikler yapmak zorundasınız. Bazen de bu değişiklikler dramatik boyutlarda olabilir, bu durumda belki hedefinizi değiştirmeniz bile gerekebilir. Önemli olan sabit bir görüşte olmak değil, yeni gelişmeler ışığında nelerde revizyon yapmanız gerektiğini bilebilmektedir.

Bir de bazı yöneticilerin B planı talebi olur bazen. Bu yapılan plana veya durum değerlendirmelerine güvenmeyen, verilen bilgi ve taktiklerin doğruluğundan, uygulanabilirliğinden şüphe eden üst düzey yönetici talebidir. Düzeltme kabiliyetim yok, bana birinci yolda kalırsa diye ikinci bir plan daha oluşturun demektir. Gelişmeleri okuyamamak, ekibine güvenmemek, iş bilmemek, özgüven eksikliği gibi onlarca sebep buna neden olabilir.

Sonra korktuğu olur, veya olduğunu düşünür. Bazen plandaki revizyon değişikliği ihtiyacını bile plan çöktü gibi görüp, hemen B planına geçmek ister. B planının olmasını başarı, ticari deha, uyanıklık gibi satar.

Ama aslında A planını beceremedik, bir halt yedik, çamura battık, hadi şimdi bizi buradan çıkarının ikrarıdır ortadaki. A planını uygulayamayan, B pilavını yemek zorunda kalır.

Çok nadir olarak ta C planına cesaret eden üst yöneticiler görürsünüz. A ve B çalışmazsa diye, tedbirin en deli seviyesini almak isterler. Çok ciddi ve cesur bir adımdır bu. Bunu herkes göze alamaz. Çünkü bunu göze alan yöneticinin, gerçek manada bir cahiliyet timsali ve cahilliğinden gelen bir gözü kara cesaret örneği olması gerekir.

“A planı tutmadı, B pilavını yedik, C plağinı koyup aynı müziği baştan çalalım, biz bunu hep yapıyoruz”un asla kabul edilmeyen açıklamasıdır bu.

A planınıza sadık kalın, ancak revizyon ve hedef değişikliklerinden korkmayın. Yoksa asla hedefinize ulaşamazsınız.